BİZİ TAKİP ET...

Sitede ara...

Bana Onun Portre-sini Getirin

En naif İdeoloji: İlhan İrem’oloji

İlham İrem’i kaybettik. Sanatçıyı Ege Görgün’ün portre yazısıyla anıyoruz.

İlhan İrem’in 40 yıllık müzik kariyerinde dönüm noktası sayılabilecek Bezgin albümünün çıkışının 30. yılı yurtiçinde “törenlerle” kutlanmıştı (2011).

Dış dünyanın kötülüklerinden korumak istedikleri ilk çocuklarının üstünden yasakları ve baskıları esirgemeyen bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya gelen İlham İrem Aldatmaz (1 Nisan 1955), ilk yöntemlerinin iyi bir sonuç vermediğini görünce tam tersi bir yol izleyen ailesinin ona inşa ettiği sınırsız ve özgür bir ortamda büyüdü. Bunun sonucunda daha ilkokul birinci sınıfta tek tip giyinmeyi – hele ki o kara gömleği giymeyi – reddeden bir çocuk çıktı ortaya. Sistem sonunda galip gelse de Küçük İlhan o kara gömleği aylarca giymeyerek ciddi bir zafer kazandı.

Ortaokula giderken liseli ağabeylerinin grubu Meltemler’in solisti oldu. Meltemler, Milliyet’in düzenlediği Liselerarası Hafif Batı Müziği yarışmasına katılıp Marmara birincisi oldu. Hastalığı yüzünden İstanbul’daki finallere gidemese de, ilkokulda perde arkasına saklanıp şarkı söyleyen çocuk artık Bursa’nın en seçkin mekanlarında sahne alan yerel bir yıldız haline gelecekti. Liseyi bırakıp tamamen müziğe eğildi. (Liseyi yıllar sonra dışarıdan bitirecekti.)

Yeterince bestesi olduğunda da müzik piyasası denen denize açılan gemilerin kalktığı o en büyük limanın yolunu tuttu: Unkapanı. Bir iki ünlü yapımcı tarafından geri çevrildikten sonra ilk 45’liğini çıkarmak üzere Diskotürk Plakçılık’la anlaştı. 45’liğin bir yüzünde Birleşsin Bütün Eller, diğerinde Bazen Neşe Bazen Keder vardı. Şarkıların günün popüler Batı müziği formlarında olduğu dikkati çekiyordu ama yine de 18 yaşındaki bir gencin bestesi olmaları şaşırtıcıydı. Zaten pek çok yapımcı ona bestelerini başka şarkıcılara verme önerisi getirmişti. Elbette, bu sefer geri çevrilen onlar oluyordu. Sonraki 45’lik ertesi yıl geldi (1974) ve içinde yer alan Yazık Oldu Yarınlara şarkısı Kelebek tarafından “yılın şarkısı” seçilecekti. Diğer şarkı Boş Ver Arkadaş da dillere takılıp kalacaktı. Yükseliş başlamıştı…

Türk Hafif Müziği’nin tarihine bakıldığında ortaya koyduğu farklılığın hatrına İlhan İrem’e ayrı bir başlık açılması gerekiyor. Bu farklılığın müzikal olmaktan çok “aurasal” olduğunu kabul etmek gerekiyor. İlhan İram’in ilginç kişiliği ve İrem’e duydukları sevgi etrafında kümelenen kitlesinin ona olan ilginç ve alışılmadık bağlılıkları sanatçıyı aslında yadsınamayacak, ama yadsınmaya çalışılıyormuş görülen bir efsane haline getiriyor. Tabi bu komplo teorisine kaynaklık eden biraz da İrem’in kendisi. İrem son yıllarda tek-tük konserler vermeye başlasa da, medya aracılığıyla kamuoyunun önüne çıkmak ya da röportajlar vermek konusunda hayli isteksiz. Duyurulduğuna göre sanatçı en sevilen şarkısı sayılabilecek Olanlar Olmuş’u da içeren Bezgin albümünün yayınlanışının 30. yıldönümü şerefine Eylül sonunda yapılan partiye de katılmayacaktı. Basın bülteninde o gece İrem’in “kutlamaya özel mesajı”nın paylaşılacağı belirtiliyordu yalnızca.

Bezgin, İlhan İrem’in Türk Hafif Müziği arenasında oluşan “Aşk Şarkıları Söyleyen Romantik Şarkıcı” imajını flulaştıran bir albüm olması açısından önemli. 70’lerdeki 45’likleri de belli bir popülerlik kazanmış olsa da, sanatçının askerden bestelediği şarkılardan oluşan Bezgin, Türk dinleyicisinin daha benimsediği, daha kendini bulduğu bir albüm oluyordu. Belki de Batı’ya nazaran Doğu’yu referans alan bu albüm İrem’in gelecekte tasavvuf ve metafizikle ilgilenecek olmasının da ipuçlarını taşıyordu. Bezgin, İrem’in kendi ifade ettiği şekliyle de, onun yöresel müzik ile evrenselin sentezine giriştiğinin ve Çağdaş Türk Şarkısı adını verdiği bir forma ulaştığının bir göstergesidir.

İlham İrem son yıllarda soyut resim çalışmalarının yanı sıra, zaman zaman çeşitli yayınlarda boy gösteren yazılarına eğilmişti. Son tahlilde, görüntü odur ki… Kendini “ışık ve sevgiyle” felsefesi uyarınca ve günümüzün sanal, karanlık, duygusuz dünyasına tepki olarak evrensel sevginin kutsandığı bir yeniçağ öğretisine adayan İrem’i, yalnızca müziğiyle değil, egzantirik kimliği ya da bir başka deyişle o kendine has duruşuyla da konuşmaya ve anlamaya çalışmaya devam edeceğiz.

İlhan İrem Diskografisi

• İlhan İrem 1973-1976 (1976)
• Sevgiliye (1979)
• Bezgin (1981)
• Pencere (1983)
• Köprü (1985)
• Ve Ötesi (1987)
• Dünden Yarına (1988)
• Uçun Kuşlar Uçun (1989)
• Pencere… Köprü… Ve Ötesi… (1990)
• İlhan-ı Aşk (1992)
• Koridor (1994)
• Romans (1994)
• Sevgililer Günü \ The Best Of İlhan İrem 1. (1995)
• Aşk İksiri & Cadı Ağacı \ The Best Of İlhan İrem 2 (1997)
• Hayat Öpücüğü \ The Best Of İlhan İrem / 3 (1998)
• Bezginin Gizli Mektupları (2000)
• Uçuk Mavi Pencere (2000)
• Bulutlara Köprü (2000)
• Düşler ve Ötesi (2000)
• Seni Seviyorum (2001)
• Bir Meleğe Aşık Oldum / The Best Of İlhan İrem/ 4. (2003)
• Işık ve Sevgiyle 30 Yıl (2004)
• Cennet İlahileri (2006)
• Tozpembe/Progressive Çocuk Şarkıları(2008)

İlginizi çekebilir...

Vizyon

Alex Garland bize, çok da olası görünmeyen bir iç savaş filmi sunarken aslında zeminini sağlam bir temele oturtuyor.

Advertisement

tersninja.com (2008-2022)

  • Bizi takip et