BİZİ TAKİP ET...

Sitede ara...

Belgeselimiz, II. Cihan Harbi’nin Japonya ayağı ile ilgili olan 1987 tarihli Yuki Yukite Shingun (The Emperor’s Naked Army Marches On). Belgeselin odağındaki kişi, Pasafik Savaşı sırasında Yeni Gine’deki 36.birlikte askerlik yapmış olan Kenzo Okuzaki. Savaş sonrası on yıl boyunca kendi yaşam derdine düşen ama istemeden adam öldürüp hapiste cezasını çeken Kenzo, bu süre zarfında cehennemi gördüğünü düşündüğü savaştan sağ dönmüş olmasının başka bir nedeni olduğunu düşünmüş. İnsanlara an basit deyişle birilerinin kuklası olduklarını ve imparator Hirohito’nun suçlu olduğunu anlatmak. Bu nedenlerle İmparatoru mümkün olan her yerde protesto etmeye ve hayatını savaşın bitiminde Yeni Gine’deki Japon ordusunda meydana gelen ama örtbas edilen bir olayı açığa çıkarmaya başlamış.

Tuğba Keleş

Japon Askerinin Acı Hikayesi: Yuki Yukite Shingun (The Emperor’s Naked Army Marches On)

Belgeselimiz, II. Cihan Harbi’nin Japonya ayağı ile ilgili olan 1987 tarihli Yuki Yukite Shingun (The Emperor’s Naked Army Marches On). Belgeselin odağındaki kişi, Pasafik Savaşı sırasında Yeni Gine’deki 36.birlikte askerlik yapmış olan Kenzo Okuzaki. Savaş sonrası on yıl boyunca kendi yaşam derdine düşen ama istemeden adam öldürüp hapiste cezasını çeken Kenzo, bu süre zarfında cehennemi gördüğünü düşündüğü savaştan sağ dönmüş olmasının başka bir nedeni olduğunu düşünmüş. İnsanlara an basit deyişle birilerinin kuklası olduklarını ve imparator Hirohito’nun suçlu olduğunu anlatmak. Bu nedenlerle İmparatoru mümkün olan her yerde protesto etmeye ve hayatını savaşın bitiminde Yeni Gine’deki Japon ordusunda meydana gelen ama örtbas edilen bir olayı açığa çıkarmaya başlamış.

Kış, tüm soğukluğuyla benliğime işlemiş, hareket kabiliyetimi sıfıra indirmişti. Hareket etsem ısınacaktım biliyordum. Ama yine de “Kıpırdama,” diyen içimdeki sese kulak vermekten kendimi alamıyordum. İşte hareket etmezsem üşümeyeceğime dair bâtıl inancım beni, bu hafta da vurdulu kırdılı filmleri es geçmeye yöneltti. Paşa paşa tv karşısına kurulup, enerji sarfetmeden belgesel izlemek varken, kung fu da neymiş a dostlar?

Tuğba Keleş

Belgeselimiz, II. Cihan Harbi’nin Japonya ayağı ile ilgili olan 1987 tarihli Yuki Yukite Shingun (The Emperor’s Naked Army Marches On). Belgeselin odağındaki kişi, Pasifik Savaşı sırasında Yeni Gine’deki 36.birlikte askerlik yapmış olan Kenzo Okuzaki. Savaş sonrası on yıl boyunca kendi yaşam derdine düşen ama istemeden adam öldürüp hapiste cezasını çeken Kenzo, bu süre zarfında cehennemi gördüğünü düşündüğü savaştan sağ dönmüş olmasının başka bir nedeni olduğunu düşünmüş. İnsanlara an basit deyişle birilerinin kuklası olduklarını ve imparator Hirohito’nun suçlu olduğunu anlatmak. Bu nedenlerle İmparatoru mümkün olan her yerde protesto etmeye ve hayatını savaşın bitiminde Yeni Gine’deki Japon ordusunda meydana gelen ama örtbas edilen bir olayı açığa çıkarmaya başlamış.

62 yaşındaki Kenzo, belgesel boyunca 36. Birlik’teki diğer askerlerin ve komutanların evlerine giderek, savaş sırasında o topraklarda ne olduğunu itiraf etmeleri için, gerektiği yerde şiddet de kullanarak büyük bir direnç gösteriyor. İnsanları doğru yola sokacaksa şiddet kullanmanın mübah olduğundan dem vuran Kenzo Okuzaki, Japonları her daim itaatkâr gören bizim gibi yabancılar için müthiş bir karakter. Protesto yazılarıyla donattığı arabasıyla gittiği şehirlerde megafonuyla imparator üzerine yaptığı konuşmalar, polisin de dikkatinde elbette. Kendisi de bu duruma o kadar alışmış ki, kendisinden rahatsız olunan yerlerde polise bizzat telefon etmekten ve çağırmaktan imtina etmiyor.

Gelelim Kenzo’nun savaşın sorumluluğunu üstlenmeyen imparatora karşı bu kadar ‘öfkeli’ olmasının nedenine. Pasifik Savaşı’nın sonlarına doğru diğer saflarla beraber Yeni Gine’deki askerler de oldukça kötü şartlarda yaşamaya çalışıyorlardı. Pazartesi günü Landlord tarafından yazılmış yazıyı okumuşsanız Japonlar söz konusu olduğunda yukarıdaki cümlede ‘yaşamak’ fiili yerine ‘ölmek’ fiilli daha çok yakışacak gibi duruyor. Yiyeceklerin tamamen tükendiği birliklerde kaçmaya yeltenen ya da yamyamlık yapan askerlerin varlığı, özellikle yamyamlık çerçevesinde, savaşın fazla dile getirilmemiş unsurunu oluştursa da, belgeselin şok edici unsuru tamamen bu gerçek üzerine kurulu. Üstelik askerler arasında yiyecek gözüyle bakılan kişi yerli halktansa ona “siyah domuz”, beyaz adamlarsa “beyaz domuz” olarak adlandırılırmış. Kenzo’nun komutanları tarafından ölüm emri verildiğini ve silah arkadaşları tarafından kurşuna dizildiğini bildiği iki askerin örtbas edilmiş gerçeğini ortaya çıkarmak için çabalaması takdire şayan.

İki askerin ordudan kaçmaya yeltendikleri için kurşuna dizildikleri resmen kayıtlara geçse de, gerçeğin bundan farklı olduğu üzerinde ısrarla duran Kenzo, olaya şahit ve müdahil olmuş diğer askerlerle birer birer yaptığı görüşmeler sonucunda topladığı itiraflar sayesinde gerçeği ortaya çıkarmayı başarıyor. Bu bağlamda hem yamyamlık hem de askerlere savaşın bittiğinin geç duyurulması ve resmen savaş bitmesine rağmen askerlerin yine de ölüm cezasına çarptırılmaları gibi ortaya çıkan gerçekler, savaşın ve emir vericilerin çirkin yüzünü ortaya çıkarıyor.

Çekimleri 5 yılda tamamlanan belgeselde kamera, hiçbir olaya müdahale etmeden tamamen bir dış göz/izleyici konumunda hareket ediyor. Teknik açıdan belgeselin bir alâmet-i farikası olmasa da işlediği konu bakımından tekniğin pek bir şey ifade etmediği bir iş var karşımızda. Yönetmen Kazuo Hara, düşük bütçeyle ve teknik açıdan yetersizliklere rağmen kotardığı bu işiyle, aralarında Berlin/ Rotterdam Uluslararası Film Festivalleri, Blue Ribbon Awards gibi birçok festivalde ödül kazanmış.

Sonuç olarak, Japonya’nın savaş suçlarından biri sayılan yamyamlık üzerine çarpıcı bir belgesel Yuki Yukite Shingun.

Yuki Yukite Shingun
The Emperor’s Naked Army Marches On

Yönetmen: Kazuo Hara

Gerçek karakter: Kenzo Okuzaki

Yapım: 1987 Japonya 122 dk.

İlk yayınlanış tarihi 10.02.2011.

İlginizi çekebilir...

Basın Bülteni

61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali dopdolu programıyla sürerken film ekipleri de gösterim sonrası seyirciyle buluşup soruları cevaplamaya başladı.

Basın Bülteni

12 Ekim’e kadar sürecek sinema coşkusu başladı. Festival, coşku dolu bir açılış töreniyle sinemaseverleri ve Antalyalılar’ı selamladı. “Hikâyemiz Birlikte” diyen festival; bir hafta boyunca...

Basın Bülteni

61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali özlenen manzarayı tekrar yaşatmaya başladı; festivalin ilk gününde filmler beyazperdeye yansırken salonları dolduran seyirciler, film ekipleriyle de...

Advertisement

tersninja.com (2008-2022)

  • Bizi takip et