BİZİ TAKİP ET...

Sitede ara...

Bu Hafta Ne İzlesem?

Bu Hafta Ne İzlesem -54-

Merhaba,

Ee şey, sinemalar yine açılmadı. Bir ay daha yurt dışındaki sinemaseverlerin faaliyete geçen salonlardaki fotoğraflarına bakıp iç geçirmeye devam edeceğiz.

Marvel Stüdyoları’nın Disney+ için hazırladığı yeni proje Loki yarın görücüye çıkıyor. WandaVision ve The Falcon and the Winter Soldier’ın ardından Loki, MCU’nun beyazperdeden beyazcama transfer olan üçüncü projesi oluyor. Dizide, abisinin gölgesinde kalmaktan sıkılan Fesatlık Tanrısı’nın (God of Mischief) Avengers: Endgame’in sonrası bir zaman diliminde yaptıklarını izleyeceğiz. Ya da izleyemeyeceğiz çünkü Disney+ ülkemizde hâlâ yayına başlamadı.

Bir sürü şey söyler gibi yapıp aslında hiçbir şey söylemediğimiz giriş yazımız bu kadar. 😊

Haftaya görüşmek dileğiyle.

BluTV

Belçika’da patlak veren ölümcül bir virüs, dünyanın sonunu getirmenin eşiğindedir. 13 yaşındaki Anna, küçük kardeşi Astor ile birlikte ormandaki gizli bir evde yaşamaktadır. Astor kaçırılınca Anna onu bulmak için büyük bir maceraya atılır.

BluTV’nin toplam 5 saat 45 dakika süren 6 bölümlük yeni dizisi Anna, Niccolò Ammaniti’nin 2015 tarihli kitabından uyarlanmış ve çekimler, COVID-19 pandemisinden 6 ay önce başlamış.

Hangi Diziye Sarsam?

Belki çoktan izlediniz, belki de olumsuz yorumlar nedeniyle şans vermediniz, bilemiyoruz fakat biz çok sevdik. İsmi sürpriz finallerle anılan M. Night Shyamalan’ı kıskandıracak bir dizi öneriyoruz bu hafta: Gözlerinin Ardında.

Sevimli oğluyla yaşayan bekar annenin barda öpüştüğü yabancı ertesi sabah yeni patronu olarak karşısına dikilir, üstelik adam evlidir. Klişe mi, sonuna kadar. Heyecan verici bir başlangıç mı, ona da evet. Profesyonel davranıp hiçbir şey olmamış gibi yapmaya karar verse de ikili, kendini bağımlıları tedavi etmeye adamış esas oğlanımızın bizzat büyük bir bağımlı olduğu ortaya çıkıyor çünkü hastalıklı bir zihne sahip karısıyla on yıldır sürdürdüğü evliliğini bitirememekte. Gerisi sürpriz olsun.

Keşke daha uzun olsaydı dediğimiz, finaliyle şahlanan seksi gerilim Gözlerinin Ardında ile ilgili uzun bir eleştiri okumak isterseniz tıklayın. Netflix Türkiye’nin izledikten sonra okunması gereken Twitter Flood’una da bakabilirsiniz.

MUBI

Bu bağlantıdan bir arkadaşınızı bültenimize abone yapıp bize haber vererek bir aylık MUBI üyeliği kazanabilirsiniz. İşte haftanın filmleri:

10 Haziran: Suzanne, 1977’nin Fransız burjuva ortamında, şemsiye fabrikası yöneten baskın kocasının gölgesinde yaşayan çekingen bir ev hanımıdır. Grev yapan işçiler kocasını rehin alınca iş başa düşer. François Ozon’un 2010 tarihli komedisi Kadın İsterse / Potiche’in başrollerinde Catherine Deneuve ve Gérard Depardieu var.

11 Haziran: İnternet üzerinden yaşça büyük erkeklerle tanışan genç bir kadın, ailesiyle gittiği Yahudi cenaze merasiminde hem bu adamlardan biriyle hem de eski kız arkadaşıyla karşılaşır ve tören onun için cehennem azabına döner. Emma Seligman ilk uzun metrajı Şiva Bebeği / Shiva Baby’yi aynı adlı kısa filminden uyarladı. Kısa film burada, ödüllü uzun metraj burada.

15 Haziran: Satyajit Ray filmografisini sunmaya devam eden MUBI’nin bu haftaki mücevherinin adı Korkak / Kapurush. 69 dakikalık filmde reklam yazarı bir adamın aracı bozuluyor ve ona yardım eden çiftçinin karısıyla çalkantılı bir geçmişi olduğu ortaya çıkıyor.

MUBI’de yayınlanacak haftanın diğer filmlerini merak ediyorsanız tıklayın.

Çevrimiçi Festivaller

Kundurama‘nın yeni seçkisi Rüyanın Öte Yakası yayında. New York merkezli bağımsız ve deneysel film platformu Kinescope’un kurucusu ve sinema yazarı Pawel Wieszczecinski’nin küratörlüğünde hazırlanan seçkide, izleyicinin hafızasını, zihnini ve duygularını harekete geçirmeye hazır ikisi kısa üç film gösteriliyor.

İngiliz sanatçı ikili Daniel & Clara’nın 2019 yapımı belgeseli Notes From a Journey / Bir Yolculuktan Notlar görsel ve işitsel olarak duyularımızı açmaya davet ederken; Berlin ve Cannes’da geleceğin yönetmenleri arasında gösterilip desteklenen Hindistanlı Payal Kapadia’nın rüyalardan ve efsanelerden beslenen ödüllü kısa filmleri ise izleyiciyi geçmiş zaman masallarını andıran ruhani bir dünyanın içine çekecek. 19 Temmuz’a kadar ücretsiz görebilirsiniz.

beIN CONNECT

10 Haziran: Ekim 1987’de tüm dünyayı etkileyen büyük borsa krizinin perde arkasına odaklanan Black Monday üçüncü sezonuyla dönüyor. Don Cheadle başrolde.

11 Haziran: Cosmopolitan dergisinin eski editörü Joanna Coles‘un hayatından ilham alarak bir kadın dergisindeki genç çalışanların renkli maceralarını ekrana getiren The Bold Type final sezonuyla geliyor.

15 Haziran: Matteo Garrone’nin beğenilen uyarlaması Pinokyo / Pinocchio sinema ve festivallerden sonra ilk kez izlenebilecek.

Netflix

Platforma bu hafta eski tarihli sayısız film ekleniyor ve açıkçası hiçbirine kefil olamıyoruz ama yarın gösterilecek, Omar Sy’ın oynadığı serbest Arsen Lüpen uyarlaması Lupin’in ikinci kısmı ve altıncı sınıf öğrencisi üç çocuğun büyük bir partide yaşadıklarını konu eden Uslu Çocuklar / Good Boys ilginizi çekebilir. Başkarakterleri çocuk olsa da ülkemizde 15 yaş sınırıyla vizyona giren bu keyifli komediyle ilgili detayları Mehmet Açar’ın yazısından okuyabilirsiniz.

IMDb Pro

Le Cinéma Club

  • Screen Slate’in kurucusu ve baş editörü Jon Dieringer’in sevdiği 5 film.

İçinde Yaşamak İstediğim…

Sevdiğimiz isimlere “içinde yaşamak istedikleri film ya da diziyi” sormaya devam ediyoruz. Sekizinci konuğumuz sinema yazarı ve akademisyen Fırat Sayıcı, seçtiği diziyse Seinfeld.

Aşırı sevdiğim onlarca film ve dizi var. İçinde yaşamak istediklerim de çok fazla… Ancak eğer ki tek bir tane seçmek zorundaysam Seinfeld’den yana kullanıyorum tercihimi. Zira ondan daha iyi, akıcı, kompakt ve zeki başka bir dizi izlemedim. “Hiçbir şey hakkında bir şov” temasıyla hayatımıza damgasını vuran ve her bölüm sadece 20 dakika içinde dört karakterin birbirinden bağımsız hikayelerini bağdaştırıp keyifle izleten bir diziydi. Yanlış hatırlamıyorsam 90’ların sonu 2000’lerin başlarında CNBC-e kanalında izlemeye doyamadığım, ardından DVD setini alarak tekrar tekrar izlediğim bu müthiş dizinin içinde yaşama fikrinin hayali bile beni mutlu etmeye yeter. Düşünsenize; Jerry, Elaine, Kramer ve George ile arkadaş olmak, her zaman takıldıkları restoranda onlarla ara sıra buluşup geyiğin dibine vurmak, onların dertlerine çözümler bulmaya çalışmak, sevinçleriyle mutlu olmak güzel olmaz mıydı?

“atıptutuyorum” öneriyor

ABD’de bir tatil kasabasında 4 Temmuz hazırlığı yapılıyor. Kutlamalar her zaman olduğu gibi gösterişli ve turist kudurtan cinsten olacak. Unexpected bir şekilde hayvani (?) bir köpek balığı, bölge halkından birini kıtırdatıveriyor. Sonra belediye başkanımız konuyu gizlemek istiyor, malum, 4 Temmuz turizmi sıkıntıya girmesin diye. Fakat ne oluyor tahmin edin. Köpekbalığı politikadan anlamıyor ve terör estirmeye başlıyor. Rezalet yönetilmiş bir süreci anlatan Jaws, bürokratik saçmalıklarla başlayıp ikinci yarıda upuzun bir insan ve hayvan mücadelesine dönüşen popüler bir başyapıt. 1975’te çekilmesinin verdiği şaşkınlığı sık sık hissettiren, eskimeyen bir seyir deneyimi. İlk defa izleyecek olanlar veya hafızasını tazelemek isteyenler için film beIN CONNECT, Amazon Prime Video ve Netflix Türkiye‘de mevcut.

Kimler sever?
Saf Amerikalıların köpekbalığı olan sularda yüzme aşklarına saygı duyanlar.

Kimler sevmez?
Köpekbalığına üzülmeye meyilli olanlar.

atıptutuyorum‘un diğer önerilerini Instagram sayfasından takip edebilirsiniz.

Modern Klasikler

New York’un sinemadaki en büyük ozanlarından Spike Lee‘nin, yaşamını kolay kazanç üzerine kuran ve sefa içinde geçen yılların ardından hayatın acımasız gerçekleriyle yüzleşen Monty ile 11 Eylül saldırısından sonra çaresizliği derinden tadan New York’un kaderini birleştirdiği başyapıtı 25th Hour (2002), modern çağda bir şehre yakılmış en dokunaklı ağıtlardan biri, muhtemelen birincisi. New York’u Ferrari ve tangoyla, Scorsese‘nin suça bulaşmış karanlık tipleri veya Woody Allen‘ın çenebaz karakterleriyle anıyorsanız bir de Spike Lee‘nin dünyasına dalmanızı tavsiye ediyoruz.

Ayrıca…

Sevdiğiniz filmlerin hangi lokasyonlarda çekildiğini merak ettiniz mi? Bu internet sitesi size cevabını veriyor.


Katkılarından dolayı Eralp Alper, Fırat Sayıcı, Güzin Tekeş, Ozancan Demirışık, Tanju Baran, BluTV ve MUBI Türkiye’ye teşekkür ederiz.

Bültenin faydalı olduğunu düşünüyorsanız, 10 TL destek vermek için dijital teşekkür kartı satın alabilirsiniz.


İlginizi çekebilir...

Advertisement

tersninja.com (2008-2022)

  • Bizi takip et