Bar Bahr / Duvarlar Arasında (2016)
Tel Aviv’de bir grup -şehir için- marjinal gencin yaşadıklarını anlatan Duvarlar Arasında, amatörce de olsa amacına ulaşabilen bir çalışma ve bu yılın FIPRESCI Uluslararası Altın Lale Yarışmasının galibi.
Arabası, mesleği ve özgüveni olan güçlü kadın, hiçbir baskıya tahammül etmeyen Filistinli lezbiyen ve anlaşmalı bir evliliğin arifesindeki dindar üniversite öğrencisi kız. Bu etiketlerle önümüze sürülen üç genç kadın karakterin etrafında şekillenen olayları anlatan Duvarlar Arasında, Tel Aviv’de hayatlarını arzu ettikleri şekilde yaşamak için mücadele eden insanların dünyasının ufak bir modelini çıkartıyor. Toplum baskısı, dincilerin davranışları, liberal görünen gizli muhafazakârlar ve inançlı görünen gizli tecavüzcüler birer birer senaryonun tokadını yiyor. Umut aşılayan, mücadele edersek kazanacağımızı söyleyen, olumsuzluklardan birlik olarak çıkabileceğimiz savına örnekler gösteren, sıcacık bir film.
Filmin Notu: 6/10
Weirdos / Cinsler (2016)
Lütfen izlemeden okumayın.
İzleyene “İyi bir senaryonuz varsa kısa sürede, düşük bütçeyle, küçücük bir film yaparak derdinizi anlatıp başarılı olabilirsiniz” cümlesini kurduran Cinsler; düşünülmeden edilmiş bir kelimenin, cinsiyetçi bir hakaretin hassas kalplerde açabileceği yaraların ne denli büyük olabileceğini gösteren harika bir film.
Babası Fransızca öğretmenine “ibne” diyen 15 yaşındaki Kit, iki saat mesafede yaşayan annesinin yanına taşınmaya karar verir ve evden kaçar. Çünkü kendisi de eşcinseldir ve babasının gözünde “ibne” olduğunu, babasının cinsel kimliğini öğrenirse onu sevmeyeceğini düşünür.
Bu dokunaklı çıkış noktası; gençlik aşkı, toplumda yerini bulma, kabullenilme ve dostluk temalarıyla güzelleşen bir yol filmine dönüşüyor Cinsler‘de. Keşke herkes biraz “cins” olsa, filmde kullanıldığı anlamıyla.
Filmin Notu: 7/10
